Aykıt, AsiyeAy, Alper2025-06-042025-06-042018ISBN 978-605-4561-97-1180 sayfahttps://hdl.handle.net/20.500.12418/35912Günümüzde İslam ahlak düşüncesi alanında yapılan çalışmalarda klasikleşmiş olan belli başlı ahlak eserleri bilinmekte ve incelenmektedr. Bu eserlerin birçoğu ahlak felsefesi alanında dönüm noktası sayılabılecek önemli köşe taşları niteliğindedir. Ahlak ilmini ilk olarak ameli hikmetin bir şubesi olarak değil, müstakil bir disiplin olarak ele alıp bu bağlamda ahlakı temaları bağımsız ve sistematik bir disipline kavuşturan ise, Tun Miskeve)7h olmuştur. Onun sisteminde ev yönetimi ve siyaset bağımsız birer disiplin olmaktan ziyade ferdi ahlakı ilgilendiren konular olarak incelenir. İbn Miskeveyh, ahlak ilminin teşekkül sürecinin sonu, gelişmiş sistematik ahlak çalışmalarının başlangıcıdır. Böylece kendisinden sonra ahlak ilminin iki önemli disiplinine kapı aralamış olur. İbn Miskeveyh'in Tehzıbü'l-ahlıik'ını örnek alarak ahlak kitabı yazan ve bu şekilde kitap yazma geleneğini başlatan Tusi, Miskeveyh'in eksik bıraktığı kısmı da tamamlayarak Ahlıik-ı Nıisırı isimli eserini kaleme alır. Eserin birinci kısmında, Tehzıbu'l-Ahliik'tan büyük ölçüde istifade eder. İkinci kısım tedbiru'l-menzil, üçüncü kısım da tedbiru'l-müdün şeklindedir. Böylelikle ahlak ilmi müstakil bir disiplin olarak üç temel başlık altında en son şekliyle sistematize edilmiş olmaktadır. Bundan sonraki ahlak eserleri bu sistem üzerine kurulu olarak devam etmiştir. Daha sonra Ahlıik-ı Celıilı ismiyle bilinen kitabı kaleme alan Devvani eserinde, Ahlıik-ı Nıisıri'yi esas aldığını, ona ayet, hadis, sahabe, tabiun sözleri, imamlar ve işrak filozoflarından lemalar, keşf ve şuhud ehlinin zevklerini ilave ettiğini belirtir. Tusi ve Devvani çizgisinde kaleme alınan ilk Türkçe ahlak eseri ise Kınalızade'nin Ahlıik-ı Aldı isimli kitabıdır. İslam ahlak düşüncesi alanında Üzerlerine pek çok çalışmalar yapılan bu literatürün ötesinde en az bu eserler kadar kıymetli, ancak onlar kadar tanınma imkanı bulamamış eserler de mevcuttur. Bu eserlerden biri de Müneccimbaşı Ahmed Dede'nin Şerhu Ahlakı Adud isimli eseridir. Osmanlı' da bir 'yazım türü' olan şerh geleneğine göre eserini kaleme almış olan Müneccimbaşı, XIV. yüzyılda Adududdin İci tarafından yazılmış bir ahlak metnini, XVII. yüzyıla hem içerik hem de derinlik olarak taşımış ve döneminin problemlerine bir çözüm sunmaya çalışmıştır. Eser, kendisine kadar yazılmış olan ahlak eserlerini müellifinin siyasetçi, müderris ve Mevlevi şeyhi kimlikleriyle harmanlayarak bambaşka bir renge büründürdüğü, aynı zamanda döneminde Osmanlı toplumunda farklı alanlarda yaşanan sıkıntılara hangi noktalarda çözüm arandığına işaret eden önemli bir örnektirinfo:eu-repo/semantics/openAccessİSLAM AHLAK FELSEFESİBookYayın No : 188