Tüberküloz ve parapnömonik efüzyonlarda plevra sıvı biyokimyasal analizlerinin karşılaştırılması
Özet
Amaç: Tüberküloz plörezi ve parapnömonik efüzyon Türkiye’de en sık görülen plevral efüzyon nedenleridirler. Bu çalışmanın amacı enfeksiyöz sıvıların ayrıcı tanısında biyokimyasal karakteristiklerini değerlendirmektir. Materyal ve Metod: Bir üniversite hastanesinde torasentez yapılmış 62 konjestif kalp yetmezlikli, 44 parapnömonik efüzyonlu ve 26 tüberküloz plörezili hastanın serum ve plevra sıvısı biyokimyasal özellikleri retrospektif olarak incelendi. ‹statistiksel analiz SPSS programının 10.0 versiyonu kullanılarak yapıldı. Bulgular: Hastaların ortalama yaşları tüberküloz plörezi için 37, parapnömonik efüzyon için 40 ve konjestif kalp yetmezliği için 64 idi. Diğer gruplarla kıyaslandığında tüberküloz plörezi olgularında kilo kaybı anlamlı derecede daha sıktı. Sıvıda total lökosit sayısı transuda grubunda 556/mm3, tüberküloz için 11424/mm3, parapnömonik efüzyon için 8260/mm3 idi. Tüberküloz plörezi ve parapnömonik efüzyon grupları arasında plevra sıvısı LDH düzeyi, plevra sıvısı LDH’inin serum LDH’ye oranı, plevra sıvısı total protein ve albümin düzeyi ve plevra sıvısı total proteininin serum total proteinine oranı açısından anlamlı bir farklılık yoktu. Sonuç: Plevra sıvısı veya seruma dayalı biyokimyasal ölçütlerin tüberküloz plörezi ile parapnömonik efüzyonun ayrıcı tanısında faydalı olmadığını düşünmekteyiz. Objectives: Tuberculous pleurisy and parapneumonic effusion are common causes of pleural effusion in Turkey. The aim of this study was to assess the biochemical characteristics in the differential diagnosis of infectious effusions. Material and Method: The biochemical characteristics of serum and pleural effusion samples of 26 patients with tuberculous pleurisy, 44 patients with parapneumonic pleurisy, and 62 patients with congestive heart failure who had underwent thoracentesis in a university hospital were retrospectively analyzed. Statistical analysis was done using SPSS 10.0 software. Results: The mean ages of the patients were 37 for tuberculous pleurisy, 40 for parapneumonic effusion, and 64 for congestive heart failure. Weight loss was significantly frequent in patients with tuberculous pleurisy when compared to other groups. Total leukocyte count in the fluid was 556/mm3 for transudates, 11424/mm3 for tuberculosis, and 8260/mm3 for parapneumonic effusion. There was not a significant difference in pleural fluid LDH levels, ratio of pleural fluid LDH to serum LDH, pleural fluid albumin and total protein levels, and ratio of pleural fluid total protein to serum total protein between tuberculous pleurisy and parapneumonic effusion. Conclusions: We think that biochemical criteria based on the pleural fluid or serum is not helpful in the differential diagnosis between tuberculous pleurisy and parapneumonic effusion.
Kaynak
Göztepe Tıp DergisiCilt
23Sayı
3Bağlantı
http://www.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/T0RVNE9UVTE=https://hdl.handle.net/20.500.12418/1784
Koleksiyonlar
- Makale Koleksiyonu [3404]
- Öksüz Yayınlar Koleksiyonu - TRDizin [3395]