Yazar "Aslanoğlu, Ahmet" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe PSA dansitesi ile multiparametrik prostat MRG arasındaki korelasyonun prostat kanseri tanısındaki değeri(Sivas Cumhuriyet Üniversitesi, 2022) Aslanoğlu, Ahmet; Saygın, HüseyinProstat kanseri günümüzde erkeklerde görülen en önemli sağlık sorunlarından birisidir. Tüm popülasyonda en sık beşinci, erkeklerde ise en sık ikinci kanserdir. Yaşlı erkeklerde en sık görülen solid organ tümörüdür. Her yedi erkekten birinde yaşamı boyunca prostat kanserine yakalanma riski mevcuttur. 2018 verilerine göre prostat kanseri, dünya genelinde tahmini 1.6 milyon yeni tanı ile tüm kanserlerin %7.1'ini oluşturmaktadır. Yaşlı popülasyonun giderek artış göstermesi, prostat kanserinin ileriki yaşlarda sıklığının artmasına neden olmaktadır. Bu bağlamda çalışmamızda; non-invaziv tanı yöntemleri olan PSAD ile prostatın Mp-MRG'nin prostat kanseri tanısındaki öngörülebilirliğini araştırmayı amaçladık. Ocak 2017-Aralık 2021 tarihleri arasında Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Hastanesi Üroloji Polikliniğine başvuran, yaşları 48 ile 82 arasında değişen 193 hastanın dosyaları retrospektif olarak taranıp değerlendirildi. Kontrollerinde serum PSA değeri yüksek ve Mp-MRG'leri mevcut olan hastalar çalışmamızda yer aldı. Hasta MRG verileri PIRADSv2'ye göre yorumlanıp değerlendirildi. Hasta prostat biyopsileri konvansiyonel olarak 12 ve/veya 16 kadran trucut TRUS eşliğinde yapıldı. Fiziki muayenesi ve kliniğinde altta yatan bir enfeksiyonu olan (akut ve kronik prostatit, idrar yolu enfeksiyonu gibi) ve serum PSA değerini etkileyebilecek herhangi bir girişim (sistoüretroskopi, transüretral rezeksiyon, akut üriner retansiyon gibi) olduğu düşünülen hastalar çalışmamıza dâhil edilmemiştir. Çalışmamızda yer alan hasta PSA'larının alt sınırını 2.5ng/ml, üst sınırını 25ng/ml olarak belirledik. PSAD için cut off değer 0.15ng/ml/cc olarak belirlerken ve <0.15 olan hastalar grup 1 ve ?0.15 olan hastalar grup 2 olarak kategorize edildi. Çalışmamızda PIRADS skoru 3 olan hastalar şüpheli grubu oluştururken, PIRADS skoru 4 ve 5 olan hastalar ise riskli grubu oluşturmaktadır. Yapılan inceleme ve değerlendirmeler neticesinde hastaların prostat biyopsi sonuçlarına göre PSAD ile PIRADS skorları arasında prostat kanseri tanısında pozitif yönlü anlamlı bir ilişkinin olduğu görüldü. Ayrıca bu iki parametrenin kombine kullanımında özgüllüğünde, en az birinin varlığında ise duyarlılığında anlamlı bir yükselmenin olduğu izlenmektedir. Sonuç olarak bu veriler ışığında PSAD ve Mp-MRG'nin birlikte kullanılması, kanser tanısında gereksiz prostat biyopsilerinin önüne geçebilir ve ayrıca biyopsi sonrası oluşabilecek komplikasyonlarını da önemli ölçüde azaltacağını öngörmekteyiz. Anahtar Kelimeler: Prostat kanseri, PSAD, Mp-MRG, PIRADS