Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Kurumsal Akademik Arşivi
DSpace@Cumhuriyet, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor, araştırma verisi gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.

Güncel Gönderiler
Malzeme Teknolojisi I-II (deney föyü)
(1999)
üretim ile kosntrüksiyonun en önemli alanlarından biri de malzeme testidir. Kalite, yapı ve homojenlik, boyutlandırmada önemli bir faktördür. Ayrıca konstrüksiyona kolaylık sağlaması açışından özel malzemeler, ısıl işleme tabi tutulabilir. Malzeme testi üç grupta yapılır:
1- Araştırma ve geliştirme,
2- üretim kontrolü ve
3- Pazarlama sonrası kontroldür.
Testler. özellikle yeni bir malzeme geliştirmek amacıyla yapılan araştırmaları destekler. Üretim kontrolünde ise, üretilen malın arzu edilen özellikleri taşıyıp taşımadığı kontrol edilir. Pazarlama sonrası kontrol, üretimin geleceği ve araştırma· konularına öncülük eder. Testler, tahribatlı ve tahribatsız olmak üzere iki grupta toplanır.
Jeolojide Uzaktan Algılama
(Sivas Cumhuriyet Üniversitesi, 2013) Tatar, Yusuf; Tatar, Orhan
Kitabın 1000 adet yapılmış birinci baskısının, ülkemizde jeoloji alanında altı yıl gibi kısa
sayılabilecek bir sürede tükenmiş olması, konunun ilgi gördüğünü gösteren sevindirici bir
sonuçtur.
Bilindiği gibi uzaktan algılama alanındaki gelişmeler çok hızlı ilerlemektedir. Bu nedenle
altı yıllık süre içinde ortaya çıkan yeniliklerin gözden geçirilip, jeoloji açısından önemli sa
yılabilecek gelişmelere bu baskıda yer verilmesine çalışılmıştır.
Birinci baskı içeriğine dokunulmadan, yeni baskı için yapılan başlıca eklemeler şunlardır:
1-"Uzaktan Algılamanın Kısa Tarihçesi" başlıklı 9. Bölüm, yeni bir çalışmadan (Y. Tatar
2011a) yararlanılarak oldukça genişletilmiş, görsel ögeler ve tablolarla zenginleştirilmiş
tir.
2- Birinci baskının matbaaya verildiği 2006 başları ile 2012 Ağustos ayı arasında fırlatılan
ve jeolojik uzaktan algılama bağlamında önem taşıyan belli başlı uydular hakkında kısa
bilgilerle, bunların bazılarından görüntü örnekleri içeriğe dahil edilmiştir. Günümüzde
Türkiye de dahil, uzay teknolojisi konusunda henüz yeterince gelişme sağlayamamış ül
kelerin de, bu teknolojiye sahip diğer ülkelerin desteğiyle uydu sahibi olduklarını ifade
etmek amacıyla onlardan da bir kaç örnekten söz edilmiştir.
3- Yine yeni bir uygulama çalışmasından (Y. Tatar 2011b) bazı görüntülerle bunların
açıklamaları ikinci baskıda değerlendirilmiştir. Söz konusu uygulama çalışması, yüksek
çözünürlüklü uydu verileri kullanılmaksızın, yalnızca arazi incelemeleriyle hazırlanan jeolo
jik haritalarda bulunabilecek eksikliklerin tamamlanmasında ve hataların düzeltilmesinde
uydu görüntülerinin yarayışlılıklarını ortaya koymayı amaçlayan bir çalışmadır.
4- Birinci baskının matbaaya verilmesinden sonraki dönem içinde internette erişilebilen
ve jeolojik içerik açısından sıra dışı öğretici nitelikler taşıyan belli sayıdaki görüntü örnek
leriyle de kitap kapsamı zenginleştirilmiştir.
5- NASA'nın Mars üzerinde yürüttüğü araştırmalar jeolojik yönden de ilginç bulunduğun
dan, kitaba bu konuda kısa bir bölüm konulmuştu. Bu bölüme de NASA'nın yeni Mars
araştırma robotu Curiosity hakkında kısa bilgi ve Curiosity'nin kaydettiği ilginç iki görüntü
örneği eklenmiştir. Bunlardan özellikle içeriği "tortul kayaç" olarak yorumlanan görüntü
heyecan yaratmıştır.
Bunların dışında eski 25 kadar şekil, daha nitelikli örnekleriyle veya renklileriyle değişti
rilmiştir. Yeni düzenleme ile eklenen şekillerin toplamı ise 62'dir. Eski şekillerden bazıları
üzerinde de düzeltme ve işaretleme işlemleri yapılmıştır.
Uzay Mekiği ve Uluslararası Uzay İstasyonu ile ilgili kısa güncelleme bilgilerine de yer ve
rilmiştir.
Yapılan eklemeler içindekiler, şekiller listesi, tablolar listesi, yararlanılan kaynaklar ve di
zinin değişikliğini zorunlu kılmıştır. Çok sayıdaki şekil numaraları metin içinde değiştirilir
ken, bütün dikkatlere karşın gözden kaçmış olanlar olabilir; eğer çıkarsa okuyucuların
hoşgörüsünü diliyoruz.
Kitabın ikinci baskısını üstlenen başta Sayın Rektör olmak üzere, Cumhuriyet Üniversite
sinin bütün yetkililerine teşekkürlerimizi sunmayı onurlu bir görev saymaktayız.
Tanımlayıcı ve dinamik yönlerden ruh sağlığı ve hastalıkları ders kitabı
(Sivas Cumhuriyet Üniversitesi, 1989) Doğan, Orhan
Son yıllardaki bilimsel ve teknolojik gelişmelere koşut olarak toplumsal değer
yargıları, yaşam biçimleri ve sorunlar da değişmektedir. Günümüzde gelişmelere
ayak uydurmak, onların yarattığı karmaşa ve sorunlarla başetmek giderek
güçleşmektedir. Sanayileşen toplumlarda insanların yalnızlığa itildiği, kısmen
mekanikleştiği görülmektedir. Böyle bir ortamda kişilerarası ilişkiler gerilemekte,
ruhsal sorunlar yaygınlaşmaktadır. Ancak ruhsal sorunların gelişmiş olsun olmasın
her toplumda biribirine yakın oranlarda görüldQOü unutulmamalıdır. Bu açıdan
bakıldığında ruhsağlığı ve hastalıkları tüm toplumu ilgilendiren bir konudur.
Günümüzde hemen her ülke ruh sağlığı politikaları saptamaya, örgütlenme
modelleri ve uygulama yöntemleri araştırmaya yönelmiştir. Ülkemizde bu alanlarda
henüz yeterli çalışma görülmediği gibi, eğitimde de bir birlik sağlanamamıştır. Birlik
sağlanamamış olan alanların en önemlilerinden biri de, kuşkusuz dildir. Kitapta
Türkçe sözcük ve terimlerin kullanılmasına özen gösterilmiş, bunun için de yabancı
terimlere Türkçe karşılık bulmada büyük emeği geçen değerli hocam Prof. Dr. M.
Orhan ÖZTÜRK'ün çalışmaları temel alınmıştır.
Ders kitabı olması nedeniyle, kitapta daha çok genel kabul görmüş bilgiler yer
almıştır. Burada hem Dünya Sağlık Örgütü, hem de Amerikan Psikiyatri Birliği'nin
önerilerine yer verilerek uygulamada en çok karşılaşılan durumlar veya bozukluklar
incelenmiştir. Kitabın tıp fakültesi, psikoloji bölümü, hemşirelik ve sosyal hizmetler
yüksek okulu öğrencilerine; pratisyen hekimler ve psikiyatri araştırma görevlilerine
yardımcı olacağını umuyorum.
Maden yatakları
(Sivas Cumhuriyet Üniversitesi, 2013) Gökçe, Ahmet
Ülkelerin kalkınmasında, değişik zamanlarda değişik faktörler ön plana
çıkabilmektedir. Ancak, yeraltı zenginlikleri, her zaman küçümsenemeyecek
bir konuma sahip olmaktadır. Ülkemiz, değişik jeolojik ortam özellikleri ve
kayaç türleri ile oldukça çeşitli yeraltı zenginliklerini içerebilecek jeolojik
potansiyele sahip bir ülkedir. Ancak, son yıllarda, fiyatların yükselmesi ve
yabancı şirketlerin devreye girmesi ile bir miktar canlılık gözlense de
madencilik faaliyetlerine gereken önemin verildiğini söylemek zordur. Biz
yerbilimci!erin, konuya sahip çıkarak arama ve değerlendirme faaliyetlerine
katkıda bulunması ve işletilmekte oları kaynakların yerine fazlasıyla yenilerini
hazırlaması gerekmektedir.
Yeraltı kaynaklarının aranıp bulunmasında vr: değerlendirilmesinde başarılı
olabilmek için, onların temel özelliklei•iııi, oluşum koşullarını, oluşum
süı·eçleı·ini ve oluşum oıtarnlarını iyi bilmek, henüz buluııınarnış yeraltı
zenginliklerinin bulunabileceği yerleri tahmin ederek arama proğramları
hawlayabilmek ÇJereklidir. Konu hakkl!lda yeterli bilgi birikimi sağlanmasına
katkıda bulunmak amacıyla, öğı·encilerirnin ve arkadaşlarımın da ısrarı iie,
Maden Yataklc:ırı Dcrsinrle anlattığım ders rıotlarımı kitap haline getirilmiş
Cırünü olan bu kitap; ilk olarak 1999 yılında basılmıştı. 2000 yılında II. Baskısı,
2006 yılında III. Bask,sı, 2009 yılında ise IV. Baskısı yapıldı. Bugün ise V.
Baskısını yapmanın ve herbiri lO0 adet olmak üzere toplam SOOO acleı
basılnıış bir esere sahip olmanın mutluluğunu yaşıyorum.
Can dost Aşık Veysel
(Sivas Cumhuriyet Üniversitesi, 2013) Yönal, Yücel
Sosyal bir varlık olan insan, duygularını sese, yazıya şekle dökerek kendini ifade
etmek için tarih boyunca farklı yollar denemiştir. Sanatçı dediğimiz insanlar, çok yönlü bir
gelişim çizgisi izleyerek estetik ifadeleri kullanan, toplumsal duyarlılığı gelişmiş kimselerdir.
Kültürel geçmişimizde önemli yer tutan halk aşıkları da bu açıdan değerlendirilmelidir.
Aşıklar, çevrenin etkisi ve geleneğin doğal yapısı içinde eğitilmişler ve daha sonra kendileri
de birer eğitmen görevi üstlenmişlerdir. Âşık Veysel, yirminci yüzyıl halk müziğimiz ve halk
edebiyatımız içinde önemli bir temsilcimizdir. Hayatı zorluklar içinde geçen, gözlerini yedi
yaşında kaybeden ve hiç okula gidemeyen bir insanın çok farklı konularda özlü sözler
söylemiş olması, dikkate değerdir.
Çok yönlü bir sanatçıdır Aşık Veysel. Aşk, tasavvuf, doğa, okul, bilim ve teknoloji gibi
temalar, eserlerinde ustalıkla işlenmiştir. Eserlerini, köyünde öğrendiği kendi öz Türkçesiyle
seslendirmiştir. Bağlama düzeni (akordu) ile çalışı gösterişten uzak, bütünüyle sözlerinin
tamamlayıcısı gibidir. Bütün eserlerinde kendi iç dünyasını, toplumsal gerçekleri göz önünde
tutarak ustaca dile getirmiştir. Kendine göre öncelikli bulduğu konuları, edebiyat ve müzikle
insanlara ulaştırmaya çalışmıştır. Bu bağlamda, kendi bildiklerini kendi üslubuyla anlatarak,
yanlış bulduklarını eleştirmiş ve böylece toplumsal dokuyu, güçlendirmek istemiştir. Bu
amaçla köyler, kasabalar ve şehirler dolaşmış ve eserlerini insanlara ulaştırarak Türk kültür
hayatına önemli katkılar sağlamıştır.
Bugün birçok çevrede âşıklara karşı olumlu duygular besleniyor olmasında Aşık
Veysel Şatıroğlu’nun etkisi çok fazladır. Bununla birlikte, eserlerinin toplumun her kesimi
tarafından beğeni ile karşılanması, onu toplumun farklı kesimlerinin sanat zevkinin birleştiği
bir odak noktası haline getirmiştir. Dolayısıyla, Aşık Veysel’in toplumun çeşitli kesimlerinin
estetik beğenileri arasında bir köprü kurduğunu, bu köprünün ise farklı kesimlerin
sanatçılarının geniş kitlelere ulaşmasında payı olduğunu söylemek mümkündür. Tüm
bunların yanı sıra, Aşık Veysel, sanatsal nitelik bakımından benzerlerinden ayrılan
eserleriyle, kültürel hayatımıza damgasını vuran gerek Sivas’ın gerekse ülkemizin önemli
kültür miraslarından biridir.
Elinizdeki bu eser, Aşık Veysel Şatıroğlu’nu geçmişten geleceğe taşıyacak önemli bir
araç işlevi görecektir. Ayrıca bu eser, yeni kurmuş olduğumuz, CÜSAM (Cumhuriyet
Üniversitesi Sivas Araştırma Merkezi) tarafından basılan ilk eserdir. CÜSAM aracılığıyla hem
Ülkemizin hem de Sivas’ımızın kültür yaşamına ilişkin bu tür çalışmaları destekleyeceğimizi
belirterek bu eserde emeği geçen herkese teşekkür ederim.