Yazar "Kiper, Gizem" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Teleüt ağzının Eski Türkçeye göre söz varlığı(Sivas Cumhuriyet Üniversitesi, 2025) Kiper, Gizem; Ayazlı, ÖzlemTeleütler, nüfus azalması ve kültürel erozyon tehlikesiyle karşı karşıya kalmış, Sibirya'da yaşayan Türk kökenli bir topluluktur. Bu çalışma, Teleüt halkının dil ve kültürel mirasını koruma çalışmalarına katkı sunmak amacıyla hazırlanmıştır. Çalışmada Teleütlerin dili ve özellikle Teleütçenin Eski Türkçe ile olan söz varlığı açısından incelenirken dilin tarihî kökenlerini ve günümüzdeki durumu değerlendirilmiştir. Teleütler, tarihsel süreç içinde Rusya'nın etkisi altına girmiş ve göçebe yaşamlarını bırakarak yerleşik düzene geçmişlerdir. Bu süreçte dil yapıları ve kelime hazineleri üzerinde değişiklikler olmuş ve Teleütçe, Altay Türkçesi içinde yer alan bir lehçe hâline gelmiştir. Günümüzde Teleütlerin nüfusu yaklaşık 3000 civarındadır ve bu azalan nüfus, dilin ve kültürel öğelerin korunmasını zorunlu kılmaktadır. Tezin metodolojisi, eski Türk dilleri araştırmalarıyla paralel olarak Teleütçe üzerinde odaklanmaktadır. Ana amaç, Teleütçenin Eski Türkçe ile olan benzerliklerini ve farklılıklarını belirlemek ve bu analizler aracılığıyla Türk dili tarihine katkı sağlamaktır. Çalışmada dil bilim yöntemleri kullanılarak söz varlığı üzerine yoğunlaşılmış ve fonetik ve morfolojik özellikler üzerinde durulmuştur. Sonuçlar, Teleütçenin Eski Türkçenin pek çok özelliğini koruduğunu göstermiştir. Ancak kültürel etkileşimler ve zaman içindeki değişimler sonucu farklılaşan unsurlar da ortaya konmuştur. Bu analizler, Teleütlerin dil mirasının korunması için atılacak adımları ve Türk dili araştırmalarına yönelik yeni bakış açılarını ortaya koymaktadır. Tez, Teleütlerin dil ve kültürel mirasının önemini vurgularken dil bilimine katkı sağlamayı ve yok olma tehlikesi altındaki dillerin korunması konusunda bilinç oluşturmayı hedeflemektedir. Bu çalışmanın aynı zamanda Teleüt ağzı ve Eski Türkçenin bilinmeyen yönlerini aydınlatarak Türkçenin tarihsel gelişimine ve diyalektoloji alanına önemli katkılar sağlayacağı düşünülmektedir.