Arşiv logosu
  • English
  • Türkçe
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • English
  • Türkçe
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Kulualp, Kadri" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Buzağılarda Göbek Bölgesi Lezyonlarının Klinik ve Sağaltım Yönünden Değerlendirilmesi: 100 Olgulu Retrospektif Bir Çalışma
    (2021) Yurdakul, Ibrahim; Kulualp, Kadri; Yalçın, Mustafa
    Bu çalışmada; 2017-2020 yılları arası Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Veteriner Fakültesi Cerrahi Kliniğine göbek lezyonu şikâyeti ile getirilen buzağıların tanı, uygulanan tedavi şekli ve sonuçları retrospektif olarak değerlendirildi. Çalışmanın materyalini çeşitli şikayetlere bağlı olarak getirilen toplam 350 adet buzağıdan göbek bölgesi lezyonu tespit edilen farklı ırk, yaş ve cinsiyette 100 adet (%28.57) buzağı oluşturdu. Göbek lezyonlu buzağıların 64’nü (%64) erkek, 36’sını (%36) dişiler oluşturdu. Göbek bölgesi lezyonu tespit edilen buzağılar ırklara göre değerlendirildiğinde Simmental ırkı 55 (%55), Montofon ırkı 38 (%38), Holstein ırkı 2 (%2), Şarole ırkı 2 adet (%2), Yerli ırk 2 (%2) ve Angus ırkı 1 adet (%1) olarak tespit edildi. Göbek lezyonlu buzağıların olgulara göre dağılımlarını sırasıyla 35 adet (%35) omfaloflebitis, 25 adet (%25) hernia umbilikalis, 17 adet (%17) omfalitis, 9 adet (%9) omfaloflebitis+omfaloarteritis, 6 adet (%6) omfaloarteritis, 4 adet (%4) göbek apsesi, 2 adet (%2) urakus fistülü ve 2 adet (%2) evantratio umbilikalisin oluşturduğu belirlendi. Omfalitis (omfaloflebitis, omfaloarteritis) olgularında göbek kordonu kalınlaşmaları 64 olguda 0.5-3 cm, 3 olguda ise 4 cm olarak ölçüldü. Fıtık defekt genişliği ortalama 2.8 cm çapında olan 19 olguya açık herniyorafi, 8.25 cm çapında olan 6 olguya ise herniyoplasti yapıldı. Sonuç olarak; yeni doğan buzağılarda önemli ekonomik kayıplara neden olan göbek lezyonlarının erken tanı ve erken cerrahi sağaltım yöntemleri ile ekonomik kayıpların önüne geçilebileceği kanısına varılmıştır.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Buzağılarda Tespit Edilen Cerrahi Hastalıkların Değerlendirilmesi: 350 Olgulu Retrospektif Bir Çalışma
    (Sivas Cumhuriyet University, 2021) Yurdakul, İbrahim; Kulualp, Kadri; Yalçın, Mustafa
    Bu çalışmada; cerrahi kliniğine getirilen buzağılarda tespit edilen cerrahi hastalıkların genel olarak bir değerlendirilmesi yapıldı. Çalışma materyalini yaşları 1 gün ile 7 ay arasında değişen farklı ırk ve cinsiyette toplam 350 adet buzağı oluşturdu. Hastalar ırklara göre değerlendirildiğinde Simmental 179 adet (%51.14), Montofon 151 adet (%43.14), yerli 8 adet (%2.29), Holstein 6 adet (%1.71), Şarole 4 adet (%1.14) ve diğer ırk buzağılar 2 adet (%0.58) olarak tespit edildi. Vakaların 227’sini (%64.86) erkek, 123’ünü (%35.14) ise dişi buzağılar oluşturdu. Toplam 350 vaka cerrahi hastalıklar yönünden değerlendirildiğinde göbek bölgesi lezyonuna sahip buzağılar (omfalitis, omfaloflebitis, omfaloarteritis, hernia umbilikalis, göbek apsesi, urakus fistülü, evantratio umbilikalis) 100 adet (%28.57), artritis 80 adet (%22.86), kırık olguları 54 adet (%15.43), iskelet sistemi (kemik, bağ, kas, tendo) doku travması 33 adet (%9.43), kongenital intestinal anomali 32 adet (%9.14), arqure-bouleture 16 adet (%4.57), angular deformite 7 adet (%2), idrar yolu problemi 7 adet (%2), luksasyon 5 adet (%1.43), parapleji 4 adet (%1.14), bursitis 3 adet (%0.86), prolapsus rekti 2 adet (%0.57), kist dermoid 2 adet (%0.57), palatoşizis 2 adet (%0.57) ve diğer hastalıklar 3 adet (%0.86) olarak tespit edildi. Sonuç olarak hastalıklar yönünden bir değerlendirme yapıldığında sırasıyla göbek bölgesi lezyonları, artrit, kırık olguları, iskelet sistemi (kemik, bağ, kas, tendo) doku travmaları, intestinal anomali ve arqure-bouleture olguları buzağılarda en çok görülen hastalıklar olarak belirlendi.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Clinical and Treatment Evaluation of Umbilical Lesions in Calves: A Retrospective Study of 100 Cases
    (Dicle Üniversitesi, 2021) Yurdakul, İbrahim; Kulualp, Kadri; Yalçın, Mustafa
    In this study; the diagnosis, treatment method and results of calves brought to Sivas Cumhuriyet University Veterinary Faculty Surgery Clinic with a complaint of umbilical lesion between 2017-2020 were evaluated retrospectively. The material of the study consisted of 100 calves (28.57%) of different breeds, ages and genders, with umbilical lesions from 350 calves brought to the surgery clinic between 2017 and 2020 due to various complaints. 64 (64%) of the calves with umbilical lesions were male and 36 (36%) were female. Umbilical lesions are evaluated according to breeds Simmental breed calves 55 (55%), Brown-Swiss 38 (38%), Holstein 2 (2%), Charolaise 2 (2%), Domestic 2 (2%) and Angus 1 (1%). The distribution of umbilical lesions according to the cases was diagnosed as 35 (35%) omphalophlebitis, 25 (25%) hernia umbilicalis, 17 (17%) omphalitis, 9 (9%) omphalophlebitis with omphaloarteritis, 6 (6%) omphaloarteritis, 4 umbilical abscesses (4%), 2 uracus fistulas (2%) and 2 evantratio umbilicalis were determined. In omphalitis (omphalophlebitis, omphaloarteritis) cases, umbilical cord thickening was measured as 0.5-3 cm in 64 cases and 4 cm in 3 cases. Open herniorrhaphy was performed in 19 cases with an average diameter of 2.8 cm, and hernioplasty in 6 cases with a diameter of 8.25 cm. As a result; it was concluded that the animals can survive for a long time with early diagnosis and early surgical treatment of umbilical lesions that cause significant economic losses in newborn calves.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Kangal Irkı Köpeklerde Fenol Kırmızısı Pamuk İpliği Testi (FKPT) Kullanılarak Fizyolojik Aköz Gözyaşı Üretim Miktarının Belirlenmesi
    (2019) Kulualp, Kadri; Yurdakul, İbrahim; Kılıç, Servet
    Prekorneal gözyaşı filmi (PGF), lakrimal fonksiyonel ünitenin önemli parçalarından biridir. Evcil hayvanlarda aköz gözyaşı üretim miktarının ölçümünde Schirmer gözyaşı testi (SGT) ile fenol kırmızısı pamuk ipliği testi (FKPT) kullanılmaktadır. SGT’ye alternatif olarak geliştirilen FKPT’nin minimal invaziv olması, uygulama süresinin kısalığı ve daha az refleks gözyaşı stimülasyonuna neden olması gibi avantajları bulunmasına rağmen SGT’ye oranla daha az tercih edildiği bilinmektedir. Sunulan çalışmada bölgemizde yaygın bir şekilde yetiştirilen Kangal ırkı köpeklerde FKPT ile daha önce rapor edilmeyen fizyolojik aköz gözyaşı üretim miktarının belirlenmesi amaçlandı. Çalışmanın materyalini, 14’ü 1 yaş altı (7 Erkek, 7 Dişi, n=14, 28 göz), 14’ü ise 1 yaş üstü (7 Erkek, 7 Dişi, n=14, 28 göz) olmak üzere eşit sayıda 2 gruba (I. grup, II. grup) ayrılan toplam 28 adet Kangal ırkı sağlıklı köpek oluşturdu. Deneklerin her iki gözünün aköz gözyaşı üretim miktarları, lateral kantuslarına 15 saniye süreyle yerleştirilen fenol kırmızısı pamuk iplikleriyle ölçüldü. Ölçümler sonunda her iki grubun sağ ve sol gözlerinden alınan aköz gözyaşı üretim miktarı ortalamaları arasındaki fark istatistiki açıdan önemsiz bulundu (P>0.05). Ölçüm ortalaması 27.55±0.25 mm/15 sn. olarak kaydedilen I. grup ile ölçüm ortalaması 27.07±0.31 mm/15 sn. olarak saptanan II. grup arasındaki fark da önemsiz bulundu (P>0.05). Yaş ve göz yönü gibi değişkenler dikkate alınmaksızın tüm köpeklerin (n=28, 56 göz) fizyolojik aköz gözyaşı üretim miktarı ortalaması ise 27.31±0.20 mm/15 sn. olarak kaydedildi. Bu çıktılar, FKPT’nin Kangal ırkı köpeklerde aköz gözyaşı üretim miktarının ölçümünde güvenli ve hızlı sonuçlar verdiğini göstermektedir. Elde edilen verilerin bu alanda çalışan araştırmacılar ile klinisyenler tarafından referans olarak alınabileceği düşünülmektedir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Measurement of intraocular pressure in clinically normal Turkish Shepherd Dogs with the rebound tonometer (TonoVet (R)) and the applanation tonometer (Tono-Pen Vet (R))
    (POLISH SOC VETERINARY SCIENCES EDITORIAL OFFICE, 2018) Kulualp, Kadri; Yurdakul, Ibrahim; Erol, Hanifi; Atalan, Gultekin; Kilic, Servet
    The current study was undertaken to establish reference values of intraocular pressure in clinically normal Turkish Shepherd Dogs with the rebound tonometer (TonoVet (R)) and the applanation tonometer (Tono-Pen Vet (R)). Twenty-eight dogs (14 male and 14 female, aged 9 months-9 years, 56 eyes) were used in this study. All animals were healthy and showed no abnormalities in ophthalmic examinations, which consisted of the Schirmer tear test, slit lamp bio-microscopy, and fluorescein staining. The animals were restrained manually without using systemic anesthetics or tranquilizers. IOP was measured in both eyes with a TonoVet (R) and a Tono-Pen Vet (R). In normal dogs, the mean IOP values for all eyes were 17.63 +/- 3.34 mmHg according to the TonoVet (R) and 14.95 +/- 2.92 mmHg according to the Tono-Pen Vet (R). There was no effect of sex, age, or eye side (right vs. left) on the results obtained with either the TonoVet (R) or the Tono-Pen Vet (R). The mean IOP obtained with the rebound tonometer was 2-3 mmHg higher than that measured with the applanation tonometer. The reference data obtained in the present study may assist in diagnostic testing for ophthalmic diseases in Turkish Shepherd Dogs and may promote further studies in this area.

| Sivas Cumhuriyet Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı, Sivas, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim