Kadına Seçme ve Seçilme Hakkı Verilmesinin Türk Kamuoyundaki Yankıları
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Osmanlı Devleti’nde Tanzimat’ın ilanıyla birlikte Batı ile artan münasebetler sonucu kadının toplumdaki yeri ve önemi çeşitli yönleriyle tartışılır hale gelmiştir. Bu süreçte kurulmaya başlanılan kadın teşkilatları sayısının II. Meşrutiyet Dönemi’nde çok daha artış gösterdiği dikkat çekmektedir. Türk kadını Milli Mücadele Dönemi’nde de etkin olarak direniş faaliyetleri içerisinde yer almış ve mücadeleci kimliğini ortaya koymaktan çekinmemiştir. Cumhuriyet’in ilk yıllarında Tevhid-i Tedrisat ve Medeni Kanunun kabulüyle, eğitim alanında ve sosyal alanda erkeklerle eşit haklara sahip olan kadınların siyasi hakları elde etmesinde Türk Kadın Birliği ve Türk Ocakları’nın önemli katkısı olmuştur. Kadınların siyasi hakları kazanmasına yönelik tartışmalar zaman zaman meclis gündemine taşınmış olmakla beraber kadınlar, 1930 yılında belediye seçimlerine katılma, 1933 yılında muhtar seçme ve seçilme ve son olarak 1934 yılında da milletvekili seçme ve seçilme hakkını elde etmiştir. Türk kadını mutluluğunu İstanbul’dan Ankara’ya, İzmir’den Adana’ya değin memleketin dört bir tarafında büyük bir heyecanla ve çoşkuyla kutlamıştır. Bu çalışmada, Cumhuriyet’in ilanından sonra kadın hakları alanındaki gelişmelere yer verilerek, kadınların siyasi hakları elde etmesinin yankıları, basında yer alan haber ve yazılarla ortaya konulmaya çalışılmıştır.
The place and significance of women in society had started to be discussed with the declaration of Imperial Edict of Gülhane (Reorganization) in Ottoman Empire. The number of women organizations remarkably increased in the Second Constitutionalist Period. Turkish women took action in national resistance movement and put forward their fighting abilities. In the first years of Republic, with the adoption of the law on unification of education (Tevhid-I Tedrisat) and Civil Code, Turkish women gained the equal rights with men in education and social fields; Turkish Women Association and Turkish hearts had significant contributions in this process. Discussions about women’s gaining political rights had been brought to the parliament agenda and in 1930, women gained the right to attend in municipal elections, in 1933, the right to elect and be elected as mukhtar and finally in 1934, the right to elect and be elected as deputy. Turkish women celebrated their happiness all around the country, from İstanbul to Ankara, from İzmir to Adana with great excitement and enthusiasm. In this study, developments in the field of women’s rights after the proclamation of Republic will be analyzed and the feedbacks of women’s gaining political rights will be explained through news and articles in media.