İKİNCİ BRANKİYAL YARIK KİSTİ ÖN TANILI HASTALARDA HİSTOPATOLOJİK DOĞRULUK PAYI VE AYIRICI TANISINDA SERVİKAL TÜBERKÜLOZUN ÖNEMİ Histopathological Accuracy in Patients Prediagnosed with Second Branchial Cleft Cyst and the Importance of Cervical Tuberculosis in Differential Diagnosis

Amaç: Bu çalışmanın amacı, fizik muayene ve görüntüleme yöntemleri ile Brankial Yarık Kisti (BYK) ön tanısı konulan hastaların, cerrahi öncesi ince iğne aspirasyon biyopsi (İİAB) verisi olmadan cerrahi sonrası histopatolojik sonuçların da doğruluk payını araştırmak ve ayırıcı tanılar arsında yer alan servikal tüberkülozun önemini tartışmaktır. Gereç ve Yöntemler: Bir üçüncü basamak Üniversite Hastanesi Kulak Burun Boğaz kliniğinde 2009-2020 yılları arasında boyunda kitle şikayeti ile başvuran ve ön tanısı BYK olan hastaların operasyon sonrası histopatolojik verilerin analizi yapılarak sonuçlar değerlendirildi. Operasyon öncesi İİAB verisi olmayan hastalar çalışmaya dahil edildi. Histopatolojik sonuçları ile ön tanı uyumlu hastalar Grup 1, ön tanı ile uyumlu olmayan hastalar Grup 2 olarak sınıflandırıldı. Retrospektif elde edilen veriler parametrik olmayan testler ile SPSS paket programında analiz edilmiştir. Bulgular: BYK tanısı ile ameliyat edilen 22 erkek, 22 kadın toplam 44 hasta çalışmaya dahil edildi. Toplam 24 hastanın histopatolojik sonucu BYK ile uyumlu idi. Grup 1 olarak değerlendirilen 24 hastanın yaş ortalaması 23 olarak hesaplandı. Hastalar toplam olarak cinsiyetler açısından karşılaştırıldığında anlamlı farklılık izlenmedi (p>0,05). Grup 2’de histopatoloji sonucu tüberküloz olan hastaların yaş ortalaması 58 idi. Gruplar arası istatistiksel olarak anlamlı fark tespit edildi (p=0,020). Sonuç: Boyun kitleleri ile başvuran hastalarda BYK ön tanısının doğrulanması, multidisipliner bir yaklaşım gerektirir. Klinik, radyolojik ve histopatolojik bulguların bir arada değerlendirilmesi, doğru tanı ve tedavi stratejisinin belirlenmesinde hayati önem taşımaktadır. Özellikle ileri yaş hastalarda, tüberküloz gibi enfeksiyöz patolojilerin de dikkate alınması, tanısal gecikmelerin önlenmesine ve tedavinin doğru yönlendirilmesine yardımcı olacaktır.

Amaç: Bu çalışmanın amacı, fizik muayene ve görüntüleme yöntemleri ile Brankial Yarık Kisti (BYK) ön tanısı konulan hastaların, cerrahi öncesi ince iğne aspirasyon biyopsi (İİAB) verisi olmadan cerrahi sonrası histopatolojik sonuçların da doğruluk payını araştırmak ve ayırıcı tanılar arsında yer alan servikal tüberkülozun önemini tartışmaktır. Gereç ve Yöntemler: Bir üçüncü basamak Üniversite Hastanesi Kulak Burun Boğaz kliniğinde 2009-2020 yılları arasında boyunda kitle şikayeti ile başvuran ve ön tanısı BYK olan hastaların operasyon sonrası histopatolojik verilerin analizi yapılarak sonuçlar değerlendirildi. Operasyon öncesi İİAB verisi olmayan hastalar çalışmaya dahil edildi. Histopatolojik sonuçları ile ön tanı uyumlu hastalar Grup 1, ön tanı ile uyumlu olmayan hastalar Grup 2 olarak sınıflandırıldı. Retrospektif elde edilen veriler parametrik olmayan testler ile SPSS paket programında analiz edilmiştir. Bulgular: BYK tanısı ile ameliyat edilen 22 erkek, 22 kadın toplam 44 hasta çalışmaya dahil edildi. Toplam 24 hastanın histopatolojik sonucu BYK ile uyumlu idi. Grup 1 olarak değerlendirilen 24 hastanın yaş ortalaması 23 olarak hesaplandı. Hastalar toplam olarak cinsiyetler açısından karşılaştırıldığında anlamlı farklılık izlenmedi (p>0,05). Grup 2’de histopatoloji sonucu tüberküloz olan hastaların yaş ortalaması 58 idi. Gruplar arası istatistiksel olarak anlamlı fark tespit edildi (p=0,020). Sonuç: Boyun kitleleri ile başvuran hastalarda BYK ön tanısının doğrulanması, multidisipliner bir yaklaşım gerektirir. Klinik, radyolojik ve histopatolojik bulguların bir arada değerlendirilmesi, doğru tanı ve tedavi stratejisinin belirlenmesinde hayati önem taşımaktadır. Özellikle ileri yaş hastalarda, tüberküloz gibi enfeksiyöz patolojilerin de dikkate alınması, tanısal gecikmelerin önlenmesine ve tedavinin doğru yönlendirilmesine yardımcı olacaktır.