Show simple item record

dc.contributor.advisorYılmaz, Ali
dc.contributor.authorAtalay, Hamide
dc.date.accessioned2020-03-04T13:07:39Z
dc.date.available2020-03-04T13:07:39Z
dc.date.issued2018tr
dc.date.submitted2018-09-04
dc.identifier.otherX, 99 sayfa
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/20.500.12418/12356
dc.description.abstractArap gramerinde nevasıb/nasb edatları konusu önemli bir yere sahiptir. Zira nasb edatları fiili sadece nasb etmekle kalmayıp aynı fiile edatlara göre cümleye çok farklı anlamlar yüklemektedir. Bu da Arap grameri açısından büyük bir zenginliktir. Bunların içinde mürekkep olup olmaması, ebedilik, tekidlik, istibalin nefyi bakımından önemli bir yere sahip olan “ ْﻟَﻦ”’in özellikleri ve kelimenin anlamına olan katkıları karşımıza bir zenginlik olarak çıkmaktadır. İşte bu esaslar dikkate alınarak “ ْﻟَﻦ”in mürekkep mi yoksa asıl mı olduğunu, anlama te’kid özelliğini katıp katmadığını, kendinde anlam bulan olumsuzluğun hangi boyutlarda olduğunu tespit etmektir. Zikredilen bu çeşitlilik özellikle Sibeveyh’in (v. 180/796), el-Kitâb’ını; Zemahşeri’nin el-Enmûzeci’ni, Keşşafı’nı ve Halil b. Ahmed’in el-’Ayn isimli eserini, Ebû Ali Eminüddin Fazl b. Hasan b. Fazl Tabersî’nin (v. 548/1153), Mecmaü’l-Beyân fî Tefsiri’l-Kur’ân (Beyrut 1995) isimli eserlerin de ve İbrahim b. Süleyman el-Bua‘ymî’nin, “Mecelle Câmiatü’l-Ummi’l-Kurâ” dergisinde yayınlanan Kadâyâ len fi’n-Nahv’l-Arabî makalesinde gayet geniş ve renkli bir yere sahiptir. Muzari fiili merfu/dammeli, cezmli ve mansup/fethalı olarak okumamız ve yazmamız mümkündür. Muzari fiil tek başına geldiğinde yani, başına nasb ve cezm eden edatları gelmediğinde her zaman merfu/dammeli olarak harekelenir. Ancak biraz sonra tek tek her biri üzerinde de duracağımız gibi muzari fiilin başına gelerek onu nasb eden edatlar vardır. Fiil-i muzariyi nasbeden edatların nasbları birbirlerinden farklıdır. Bir kısmı doğrudan nasbeder, bir kısmı da dolaylı olarak nasbeder. Bununla birlikte bunlar da kendi aralarında farklı özelliklere sahiptir. Bu özellikler araştırmamızın çeşitli yerlerinde önemine göre ifade edilmiştir. Burada ْﻟَﻦ edatının nasb edatları içerisindeki yerini koyabilmemiz için doğrudan ya da dolaylı olarak nasb eden edatları üzerinde durmak yerinde olacaktır. Böylece bu edatların Arap diline farklı bir ifade tarzı bıraktığı görülebilir. Konunun daha iyi anlaşılması bakımından tedriciliği dikkate alarak öncelikle Arap grameri açısından “ ْﻟَﻦ”’e dair genel bilgiler ele alınacaktır. Bu değerlendirmemizde gramer kitapları öncelikli yer alacak daha sonra “ ْﻟَﻦ” ibaresi geçen ayetler ele alınacak ve bu ayetlere kattığı anlam diğer tefsir kitaplarına müracat edilerek ortaya konulmaya çalışılacaktır.tr
dc.description.abstractIn Arabic grammar, nevasb /nasb prepositions have an important place. Because nasb prepositions are not only about how to act, but according to the prepositions of the same verse, the sentence has a very different meaning. This is a great wealth in terms of Arabic grammar. The characteristics of "len", which has an important place in noble, whether it is for eternity, singularity, istibalin nafyi, and the contribution of meaning to the word "kelimen" appear as an antagonistic wealth. Taking into consideration these principles, it is to determine whether "len" is noble or noble, whether it adds to the understanding teqid feature, and which dimensions of the negativity which finds meaning in itself. This diversity mentioned is especially in books of scholars that’s Sibeveyh’in (v. 180/796), el-Kitâb; Zemahşeri, el-Enmûzec, Keşşafı and Halil b. Ahmed’in el- ’Ayn, Ebû Ali Eminüddin Fazl b. Hasan b. Fazl Tabersî (v. 548/1153), Mecmaü’l-Beyân fî Tefsiri’l-Kur’ân (Beyrut 1995) and İbrahim b. Süleyman el-Bua‘ymî, “Mecelle Câmiatü’l-Ummi’l-Kurâ” dergisinde yayınlanan Kadâyâ len fi’n-Nahv’l-A’rabî. When the act of muzari comes alone, that is, when the prepositions of nasb and temptation do not come to it, it always moves with merfu / damme. When the act of muzari comes alone, that is, when the prepositions of nasb and temptation do not come to it, it always moves with merfu / damme. However, a little later, we will also have to sing on each one of them, and there are prepositions about how it comes to the muzari verb. The verb-i muzariyi nasb prepositions are different from each other. However, they also have different characteristics among themselves. These features have been expressed in importance in various parts of our research. Here, it is appropriate to point out the prepositions which directly or indirectly teach us how we can place the “len” preposition in nasb prepositions. Thus, it can be seen that these prepositions left a different expression in Arabic language. In this evaluation, the grammatical books will take precedence and then the verses "len” will be handled and the meaning added to these verses will be tried to be mentioned by referring to other books of tafsir.tr
dc.language.isoturtr
dc.publisherSivas Cumhuriyet Üniversitesi - Sosyal Bilimler Enstitüsütr
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr
dc.subjectNasb Edatlarıtr
dc.subjectTebidtr
dc.subjectTekidtr
dc.subjectİstikbalin Nefyitr
dc.titleArap Grameri Açısından Len Edatı ve Kur'an'da Kullanılışıtr
dc.typemasterThesistr
dc.contributor.departmentSosyal Bilimler Enstitüsütr
dc.relation.publicationcategoryTeztr


Files in this item

Thumbnail

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record