Göç Ve Bütünleşme(Entegrasyon): Suriyeli Göçüne Sosyal Sermaye Temelinde Bir Sosyal Hizmet Müdahalesi

Abstract

Bu çalışmanın amacı 2011 yılında savaş ortamından dolayı ülkelerinden zorunlu olarak ayrılmak durumunda kalan Suriyeli göçmenlerin entegrasyon konusunu sosyal sermaye kuramı ile açıklayarak bir sosyal hizmet müdahale önerisi oluşturmaktır. Sosyal sermaye kuramı ortak değer ve durumlara odaklanarak entegrasyon için bir takım bağlar oluşturmaktadır. Bu sebeple araştırmanın kuramsal alt yapısı sosyal sermaye kuramı doğrultusunda şekillenmiştir. Araştırma nitel yöntemle yürütülmüştür. Çalışma dahilinde hem yerel halktan hem de göçmen bireylerle görüşmeler gerçekleştirilmiş ve gözlemlerde bulunulmuştur. Araştırma içerisinde 18 yerli katılımcı 15 göçmen katılımcı ile görüşmeler yapılmıştır. Göç konusunun deneyimler üzerine inşa edilen bir olgu olmasından ötürü araştırma nitel yöntem ve teknikler doğrultusunda gerçekleştirilmiştir. Bu noktada nitel araştırmaya ait görüşme ve gözlem tekniklerinden faydalanılmıştır. Yerli katılımcıların belirlenmesine önce kriter örnekleme ile başlanmış sonrasında kartopu örneklemde kullanılmıştır. Aynı şekilde göçmen bireylerin belirlenmesi de kriter örnekleme ile sağlanmıştır. Bu noktada yerli katılımcılar Suriyeli göçmenlerle temas halinde olanlardan, göçmen katılımcılarda Türk Kızılay’ı Gaziantep Toplum Merkezinden hizmet alan katılımcılardan oluşmuştur. Çalışmanın veri toplama yöntemleri derinlemesine görüşme ve gözlem yöntemlerinden oluşmaktadır. Çalışma göçmen birey ve yerli katılımcıların deneyimleri odağında sürmüştür. Bu araştırmada ulaşılan bulgular: Yerel halk; din, coğrafi yakınlık, kültürel benzerlik, Osmanlıdan dolayı tarihsel geçmiş ve akrabalık bağlarını sosyal sermaye yapıcı değerler olarak görmektedir. Benzer değerleri göçmen bireylerde ifade etmiştir. Ancak göçmen birey Osmanlıdan dolayı oluşan tarihsel geçmişi bir sosyal sermaye oluşturucu değer olarak görmemektedir. Bütünleşme her iki kesim içinde mümkün görünmektedir. Bu noktada bütünleşme araçları olarak dil ve eğitim konusu ifade edilmiştir. Buna ek olarak her iki taraf için ekonomik durum ve kalifiye göçmenler konularının da bütünleşme açışımdan etkili olduğu belirtilmiştir. Ayrıca Yerli halkın en temel ihtiyaç ve beklentileri; iş durumları, konut kiraları, göçmen bireylerin sayısal çokluğu, göçmen bireyin hukuk ve toplumsal kurallar açısından yetersiz olması, göçün iyi yönetilememesi ve Türk aile yapısı ve toplumsal dokusunda oluşacak zedelenmelerin engellenmesi konusudur. Göçmen bireylerin ihtiyaç ve beklentileri ise; istihdam, vatandaşlık konusu, dil eğitimi ve çocuklarının durumlarıdır. Son olarak her iki kesimde Sivil Toplum Kuruluşları (STK) ve devlet işbirliğinin artırılması ve her iki xiii gruba yönelik bilinçlendirme ve farkındalık çalışmalarının yapılmasını önemli görmektedir. Bu çalışma ile sunulan müdahale önerisinin literatürde bütünleşme konusunda sosyal sermaye kavramı ile göç ve sosyal hizmet alanlarına yeni bir bakış açısı sunacaktır.

The aim of this study is to form a social service intervention proposal by explaining the integration issue of Syrian immigrants who had to leave their countries due to the war environment in 2011 with the social capital theory. Social capital theory focuses on common values and situations and forms a set of links for integration. For this reason, the theoretical infrastructure of the research has been shaped in line with social capital theory. The research was conducted with qualitative method. Within the scope of the study, interviews were conducted with both local people and migrant individuals and observations were made. 18 local participants and 15 migrant participants were interviewed. Since migration is a phenomenon built on experiences, the research has been carried out in accordance with qualitative methods and techniques. At this point, interview and observation techniques of qualitative research were used. The determination of the local participants was started with criterion sampling and then snowball was used in the sampling. Likewise, the identification of immigrant individuals was provided by criterion sampling. At this point, the local participants were in contact with the Syrian migrants and the immigrant participants were from the Türk Kızılay Gaziantep Toplum Merkezi. The data collection methods of the study consist of in-depth interview and observation methods. The study focused on the experiences of migrant individuals and local participants. Findings obtained in this study; local people see religion, geographical proximity, cultural similarity, historical past and kinship ties due to the Ottoman Empire as social capital constructive values. He expressed similar values in immigrant individuals. However, the immigrant individual does not see the historical past due to the Ottoman Empire as a social capital-forming value. Integration seems to be possible in both segments. At this point, the issue of language and education were expressed as integration tools. In addition, the economic situation and qualified immigrants for both sides were reported to be influential in terms of integration. In addition, the basic needs and expectations of indigenous people; business situations, housing rents, numerical multiplicity of immigrant individuals, inadequate immigrant individuals in terms of law and social rules, poor immigration management and prevention of damages in Turkish family structure and social tissue. The needs and expectations of migrant individuals are; employment, citizenship, language education and children's situations. Finally, it considers it important to increase the cooperation between Non-Governmental xv Organizations (NGO) and the state in both groups and to raise awareness and awareness activities for both groups. The intervention proposal presented in this study will provide a new perspective on the concept of social capital and migration and social services in the literature.