Relationship between TIMI frame count and admission glucose values in acute ST elevation myocardial infarction patients who underwent successful primary percutaneous intervention - Original Investigation
Date
2011Author
Meltem EgeÜmit Güray
Yeşim Güray
Mehmet Birhan Yılmaz
Burcu Demirkan
Ali Şaşmaz
Şule Korkmaz
Metadata
Show full item recordAbstract
Amaç: Akut miyokart enfarktüsü ile başvuran hastalarda hiperglisemi olumsuz prognozla ilişkilidir. Primer perkütan koroner girişim (PKG) yapılan hastalarda, enfarkttan sorumlu arterin işlem sonu Miyokart Enfarktüste Trombolizis (TIMI) kare sayıları başarılı reperfüzyona rağmen önemli oranda farklılık gösterebilmektedir. Bu prospektif gözlemsel çalışmada ST yükselmeli miyokart enfarktüsü (STYMİ) sebebi ile başarılı primer PKG uygulanan hastalarda başvuru glikoz değerleri ile işlem sonucunda sorumlu koroner arter TIMI kare sayılarının ilişkisi araştırılmıştır. Yöntemler: Altı aylık zaman süresi içerisinde, STYMİ ile başvuran ve PKG ile TIMI 3 akım sağlanan ardışık 73 diyabetes mellitusu olmayan hasta çalışmaya dahil edilmiştir. Hastalar TIMI kare sayılarına göre iki gruba bölünmüştür. Grup 1 (n=53), enfarkttan sorumlu koroner arter TIMI kare sayıları daha önceden belirlenmiş değerlerin iki standart sapması içine giren hastalardan, Grup 2 (n=20) ise yüksek TIMI kare sayısına sahip hastalardan oluşmuştur. İstatistiksel analiz Ki-kare, Mann-Whitney U testleri ve çoklu doğrusal regresyon analizi ile gerçekleştirildi. Bulgular: Benzer açlık glikoz değerlerine rağmen, başvuru kan şekeri değerleri Grup 2 hastalarında Grup 1’e göre anlamlı şekilde daha yüksekti (138 [114-165]’e karşılık 123 [97-143] mg/dl, p=0.03). Tüm grupta başvuru glikoz değerleri ile sorumlu koroner arter düzeltilmiş TIMI kare sayısı arasında anlamlı pozitif korelasyon izlendi (r=0.30, p=0.01). Aynı zamanda, başvuru glikoz değeri ile hem zirve kreatin kinaz-MB (r=0.36, p=0.007) hem de sol ventriküler ejeksiyon fraksiyonu arasında anlamlı korelasyon saptandı (r=-0.43, p=0.009). Çoklu lineer regresyon analizinde incelenen parametrelerden (başvuru glikozu, beyaz küre sayısı, zirve kreatin kinaz-MB ve sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu), sadece başvuru glikozu infarkt arterinin nihai TIMI kare sayısı ile ilişkili olduğu saptandı (?=0.04, %95 GA:0.02-0.085, p=0.04). Sonuç: Yüksek başvuru kan şekeri değerleri, başarılı primer PKG uygulanan diyabetes mellitusu olmayan hastalarda bile işlem sonrası bozulmuş koroner akım ile ilişkilidir. Objective: Admission hyperglycemia is associated with poor prognosis in patients with acute myocardial infarction. Final Thrombolysis in Myocardial Infarction (TIMI) frame counts of culprit coronary arteries may show significant variability despite successful coronary reperfusion after primary percutaneous coronary intervention (PCI). In this prospective observational study, relationship between final TIMI frame counts of the culprit coronary artery and admission glucose values was investigated in patients who underwent successful primary PCI due to acute ST-elevation myocardial infarction (STEMI). Methods: During a 6- month period of time, 73 non-diabetic patients presented with acute STEMI who have undergone primary PCI with final TIMI 3 flow were consecutively included in the study. Patients were divided into two groups according to final TIMI frame counts. Group 1 (n=53) consisted of patients with final TIMI frame counts of the culprit coronary artery within the two standard deviation of predefined values and Group 2 (n=20) consisted of those with higher TIMI frame counts. Statistical analysis was performed using Chi-square, Mann-Whitney U tests and multiple linear regression analysis. Results: Despite similar fasting glucose values, admission glucose levels were significantly higher in Group 2 as compared to Group 1 (138 [114-165] vs. 123 [97-143] mg/dl, p=0.03). In whole group, admission glucose values were significantly correlated with corrected TIMI frame counts of culprit coronary arteries (r=0.30, p=0.01). In addition, there were significant association between admission glucose values and peak creatine kinase-MB (r=0.36, p=0.007) values as well as left ventricular ejection fraction (r=-0.43, p=0.009). In multiple linear regression analysis, only admission glucose value was found to be significantly related to the final TIMI frame count of the culprit artery (β=0.04, 95% CI: 0.02-0.085, p=0.04). Conclusion: High admission glucose values were significantly associated with impaired coronary flow even after successful primary PCI in non-diabetic patients with STEMI.
Source
Anadolu Kardiyoloji DergisiVolume
11Issue
3URI
http://www.trdizin.gov.tr/publication/paper/detail/TVRJMk5EZzVPUT09https://hdl.handle.net/20.500.12418/2007
Collections
- Makale Koleksiyonu [3404]
- Öksüz Yayınlar Koleksiyonu - TRDizin [3395]