İktisat Bölümü Kitap Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 3 / 3
  • Öğe
    Sivas Sanayisinin 100 Yılı
    (Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Yayınları, 2024) NOYAN YALMAN, İLKAY
    Tarihteki yolculuğu çok eski medeniyetlere kadar uzanan Sivas’ın yakın tarihimizdeki en önemli şahitliği Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluşudur. 4 Eylül 1919’da Gazi Mustafa Kemal, dava arkadaşları ve vatansever Türk halkı ile gerçekleştirilen Sivas Kongresi, kurtuluş mücadelesinin en önemli imzalarından biridir. Sivas Kongresinde “Burada bir milletin kurtuluşunu hazırlayan kararlar verildi" diyen Mustafa Kemal “Ya İstiklal, Ya Ölüm” sözüyle de vatanın kurtuluş parolasını belirlemiş, Sivas, Türkiye Cumhuriyeti’nin temelinin atıldığı yer olarak tarihe adını yazdırmıştır. O günlerde vatanın kurtuluşu için canını hiçe sayarak, düşmanla mücadele eden Türk halkı, 29 Ekim 1923’te Cumhuriyetin ilanından sonra mücadelesini ülkesinin kalkınması, büyümesi ve hak ettiği gelişmişlik seviyesine ulaşabilmesi için vermeye devam etmiştir. Nitekim 17 Şubat 1923’te henüz Cumhuriyet ilan edilmeden gerçekleştirilen İzmir İktisat Kongresinde Mustafa Kemal; “Yeni Türkiye'mizi layık olduğumuz düzeye eriştirebilmemiz için mutlaka ekonomimize birinci derecede önem vermek zorundayız. Çünkü zamanımız tamamen bir ekonomi devresinden başka bir şey değildir. Siyasi, askeri zaferler ne kadar büyük olurlarsa olsunlar ekonomik zaferlerle taçlandırılmamışlarsa, meydana gelen zaferler devamlı olamaz.” diyerek tam bağımsızlık için ekonomik bağımsızlığın ne kadar gerekli olduğuna dikkat çekmiştir
  • Öğe
    Sivas sanayisinin 100 yılı
    (Cumhuriyet Üniversitesi, 2024) Yalman, İlkay Noyan
    Tarihteki yolculuğu çok eski medeniyetlere kadar uzanan Sivas’ın yakın tarihimizdeki en önemli şahitliği Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluşudur. 29 Ekim 1923’te Cumhuriyetin ilanından sonra mücadelesini ülkesinin kalkınması, büyümesi ve hak ettiği gelişmişlik seviyesine ulaşabilmesi için vermeye devam etmiştir. Bir dönem ipek yolu boyunca dünya ticaretinde önemli bir merkez olan Sivas, ticarette ve tarımda ekonomik açıdan oldukça canlı geçen dönemlere sahne olmuştur. Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde kendinden söz ettiren Sivas, bölge ekonomisinde lider olabilecek potansiyelleri elde etmiştir
  • Öğe
    1838 NÜFUS VE 1844-1845 TEMETTUAT KAYITLARINA GÖRE KİLMİGAT KAZASI VE KÖYLERİ
    (SİVAS CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ YAYINLARI, 2022) Zabun, Sezgin
    Osmanlı idari sitemine göre Kilmigad Kazasının büyük çoğunluğu bügünkü idari sistemimizde Sivas İli Yıldızeli ilçesinin batı kısımlarını kapsamaktadır. Ayrıca kazanın kuzeyde kalan birkaç karyesi Tokat İli Artova ilçesinde birkaç köyü de Sivas İli Şarkışla ilçesi sınırları içerisinde yer almaktadır. İlgili yerleşim yerine ilgi duymamın bir nedeni de doğup büyüdüğüm Sivas İli Yıldızeli ilçesine bağlı bulunan Kiremitli köyünün Kilmigad kazasının doğu sınırında bulunmasıdır. Tabiatıyla yaşadığımız coğrafyayla ilgili, büyüklerimizin kanaatlerini içeren ifadeler hala hatırımdadır. Özellikle arazisinin bizim yörenin arazisinden daha verimli ikliminin de daha ılıman olduğu ifadelerini hatırlıyorum. Söze “Germuad’ın adamı” , “Germuad toprağı” veya “ Germuad’ın havası” diye başlayan konuşmalar anımsıyorum. Konuşmalardan edindiğim kanaat “Germuad” ın bizim yaşadığımız yerden daha iyi bir yerleşim yeri olduğu idi. Kilmigad, 1500’lü yıllarda Tokat’a bağlıdır. H. 1266 (M. 1849-1850) Salnamesinde de Sivas Eyaleti’nin Sivas Livasına bağlı bir nahiye olarak yer almıştır ve konumunu yıllar boyu devam ettirmiştir. 1867 düzenlemesi ile kazalar ve bağlı nahiyeleri belirlenince, Tonus’a bağlandı. 1876’da Yıldızeli nahiyesinin kaza konumuna yükseltilmesi üzerine (H. 1287, M. 1870-1871) Yıldızeli kazasının nahiyesi olmuştur. O yıllarda Kilmigad nahiyesinin merkezi bugünkü Belcik karyesidür. (Mutlu, 2011: 85). Osmanlı arşiv belgelerinden 1254 (M. 1838) nüfus defterinde “Sivas sancağında vaki Kilmigad kazası…” ve Kaza’ya ait temettüat defterlerinde ise ”Sivas sancağında kain Kilmigad kazası…” ifadelerinden Kilmigad’ ın daha önce kaza statüsü kazandığı ve Sivas’a tabi olduğu anlaşılmaktadır