SPİNOZA’NIN CONATUS, ARZU, SEVİNÇ, KEDER VE ÖZGÜR İRADE KAVRAMLARI İLE İNSAN DOĞASI ÜZERİNE BİR İNCELEME
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Spinoza temelde teoloji ve felsefe arasında ayrım yapmış, her ikisinin de kendi alanındahüküm sürmesi gerektiğini belirtmiştir. Felsefi dilin kanıtlama, aksiyom, tanım gibikavramları bize daha doğru vereceğini ortaya koymuştur. Ama felsefi dili kullanmak temelyönerge olsa da yöntem daha önce gelmektedir. Daha önceki filozofların, teologların “insanıdoğada krallık içinde krallık” sanmaları bunun en açık örneğidir. Spinoza’ya göre dahaönceki filozofların düştüğü hataya düşmemek için belit kavramalarla insana yönelmeliyiz.Bu anlamda insanı anlamak için onun doğası temel hareket noktamız olmaktadır. Ona görebunun için ilk olarak insanın duygularının kökenini ve doğasını determinizm yasalarölçüsünde analiz etmemiz gerekir. Spinoza’nın özellikle insanın doğasını anlamak için,duyguların önemi ve bizi etkilemeleri üzerinde durması ile kartezyen felsefesine de farklıbir etki kattığı söylenebilir. Spinoza’ya göre insanın doğasının fiili özünü oluşturan kavramconatustur. Conatus bütün evrenin ama etkinlik olarak insanın varolma gücünün birkıvılcımını üretendir. İnsanın belirsiz zamanda değil de şu-anda yaşamasının temelinihazırlayan şeydir. Spinoza’ya göre, insanın içindeki varolma gücü insanı ifade boyutundanifade edilen bir konuma taşıması açısından da önemlidir. Bu anlamda yaşama gücünüsağlayan bu çaba aslında insanın doğasının özü olarak nitelediği, iştah veya bilincine varılanarzunun kökenini bize sunar. Bu insanın beden ve zihni söz konusu olduğunda çabanın arzuolması durumudur. Sadece zihni durum olursa irade kavramı ortaya çıkar. Conatus bizeduygunun kapısını aralar. Duygu dediğimizde karşımıza arzu, sevinç, keder çıkmaktadır.Arzu insanın doğasının kendisini bize sunar. İnsan sürekli bir dıştan edilgin bire bir olmayanveya kendisinin yöneldiği birebir etin fikir durumlarını yaşar. İnsan çoğu zaman bu arzunundurumunda bu tepkilere göre fikir oluşturur. Bir şey iyi değildir, sadece bizim ondanyönelmemiz o şeyi iyi yapar ve sevinç duygusunu oluşturur. Bir şey kötü değildir bizimondan uzaklaşmamız ona keder duygusu yaratırız. Arzunun temellendirmeleriyle keder;egoist, şefkatsiz, sevinç; iyilik, yüreklilik vb. olarak ele alırsak, o zaman özgürlükte buduygular arası bir etkileme midir? Özgürlük insanın doğasının bir yanılsaması mıdır?Spinoza, özgür irade veya yanılsama bize aynı şeyi anlatır. Sadece özgür iradeye yaşamımızboyunca inandığımız için, özgür irade denilince mükemmellik kavramını hayal ederiz. Amabir taşın kendini havada özgür zannetmesi onun düşmesini değiştirmeyeceği gibi bizimkapıya yönelmemiz de dışarı çıkma isteğimiz ya da arzumuzdan başka bir şey değildir.İnsanın varolma çabasının, sevinç, keder, gibi duygularla nasıl yaşandığını ve bizi eğilimesürükleyen arzu güdüsüyle insanın yazgısını göstereceğiz. Özgürlük ya da yanılsamadurumu açısından da modern insanın kendisine kısaca ışık tutacağız.